Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.
28Kasım20:0021:15DavaYakin Tiyatro20:00 - 21:15
Gün & Saat
28 Kasım 2024 20:00 - 21:15
Yakin Tiyatro
Maltepe, Necatibey Cd. No:102/A, 06570 Çankaya/Ankara
Katılmak için:
BiletEtkinlik Detayları
Franz Kafka’nın aynı isimli romanından Yakîn Tiyatro tarafından sahneye uyarlanan Dava tiyatroseverlerle buluşmaya devam ediyor. Kafka’nın Dava romanının arka planında Søren Kierkegaard’ın varoluşçu felsefesi yatar. Kierkegaard’a göre insanın varoluşu bireyseldir, nesnel
Etkinlik Detayları
Franz Kafka’nın aynı isimli romanından Yakîn Tiyatro tarafından sahneye uyarlanan Dava tiyatroseverlerle buluşmaya devam ediyor.
Kafka’nın Dava romanının arka planında Søren Kierkegaard’ın varoluşçu felsefesi yatar. Kierkegaard’a göre insanın varoluşu bireyseldir, nesnel olarak ortaya konamaz; varoluş sonlu bir kişinin sonsuz olanla kişisel deneyimini ifade eder. Romanın başlangıcını oluşturan ve insanın içinde bulunduğu durumun ifadesi olan tutuklu olma halinin farkına varılması, romanın başkarakterinin, K’nın, nesnel alandan öznel alana geçmesi için önemli bir zihinsel süreç başlatır. K. artık kaygılıdır. Kierkegaard korku ve kaygı kavramlarının farkını kısaca aşağıdaki gibi açıklar:
“…korku, insanın kendi bilinçli gücünün dışında yatan ürkütücü olanaklardan geri çekilmedir. Buna karşı kaygı, insanın eylemde bulunma kapasitesinde içkin olarak bulunan muazzam olanakların sonucunda ortaya çıkar…”
Kierkegaard`a göre insanın varoluş serüveni yapmış olduğu özgür seçimlerin bir sonucudur. Kierkegaard’a göre seçim yapmak ve bunu zamanında yapmak önemlidir. Birçok insan seçim yapmanın sorumluluğundan kaçmak için bir yol bulmaya çalışır. Bu kaygıdan kaçıştır. Bazı insanlar kendilerine bir yol seçmektense diğerlerinin beklentilerini doyurmaya çalışırlar. Kierkegaard bu insanlara aşağıdaki gibi seslenir;
“Sen gerçekten de bir hiçsin; sen başkaları için sadece bir ilişkisin”