Bir Şehir Kurmak sergisinin girişinde sizi bu sözler karşılıyor: “Yeni Ankara, Hoşgeldin”. Biraz bıkkın bir ses, içinizden “Ankara’nın geçmişini biliyoruz, fotoğraflardan yazılardan öğrenmiştik zaten,” diye geçirebilir. Ama sergi alanında ilerledikçe kendinizi aslında daha önce hiç deneyimlemediğiniz ve hatta hiç görmediğiniz bir Ankara’nın içinde buluyorsunuz.
12 Kasım’da Cermodern’de Ali Cengizkan, Müge Cengizkan ve Filiz Yenişehirlioğlu’nun konuşmaları ile açılışı yapılan Bir Şehir Kurmak: Ankara 1923-1933 sergisi Cumhuriyet’in ilk 10 yılını çeşitli belgelerle size detaylı bir şekilde aktarıyor. Ali Cengizkan’ın açılış konuşmasında belirttiği gibi sergi, aslında daha önce üzerinde pek durulmamış, az bilgiye sahip olduğumuz bir dönemi, yaklaşık 16 yıllık bir araştırma sürecinden sonra Ankaralılarla buluşturuyor. Başkentin kuruluşunun ilk 10 yılındaki yapılaşma ve modernleşmeyi adım adım geziyoruz. Sıhhiye Köprüsü’nden Meclis Kavşağı’na, Kolej’den Demirtepe’ye kadar Yenişehir’i odağına alan sergi, bu dönemi fotoğraflar, maketler ve videolarla anlatıyor.
Serginin mesele edindiği soruların başında şunlar geliyor: Cumhuriyet’in gereksinim duyduğu yeni konut nedir? Bu konut nasıl elde edilir? Yeni bir toplum düzeni ile birlikte tarih yazımı nasıl gelişecektir? Bu soruların yanıtlarını ise bize, o dönem Ankara’da yaşamış, çeşitli meslek dallarından kırka yakın yerli ve yabancı, konusunda uzman kişiler veriyor.
Bir Şehir Kurmak sizi daha önce görmediğiniz kartpostallar, fotoğraflar ve çeşitli efemeralarla karşılıyor. Bunlara bakarken gözünüze konut modelleri çarpıyor, “Acaba bunlar neredeydi ki?” sorularıyla maketlere yöneliyorsunuz. Maketleri incelerken, bu defa arkanızda kayan görüntüler dikkatinizi çekiyor. Mimarlık ve kent modellemelerinden üretilen videolarda, 1939 yılı hava fotoğraflarından dönemin Ankara’sının canlandırıldığını görüyorsunuz. Hiçbirine detaylı bakamadan “Ama bu Ankara benim bildiğim Ankara’ya hiç benzemiyor,” diyerek şaşkın bir şekilde serginin ortasında öylece kalıyorsunuz.
“Enstantaneler” bölümünde ise aralarında Halide Edip Adıvar, Arif Hikmet Koyunoğlu, Carl Christoph Lörcher, Erzurumlu Nafiz Kotan, Grace Ellison, Ernest Mamboury gibi isimlerin bulunduğu siyasetçi, yazar ve entelektüel, mimar, plancı ve müteahhittin, başkentin ilk on yılındaki barınma deneyim ve yazılarını okuyorsunuz. En ilginçleri arasında Ernest Mamboury’in 1938 yılında basılan Ankara Guide Touristique kitabı bulunmakta. Türk sanatı üzerine çalışan ve İstanbul şehir rehberleri yayınlayan Mamboury, yayımladığı Ankara Gezi Rehberi‘nde doğru ve kapsamlı bilgi aktarmış. Doğru ölçeklerde çizilmiş krokilere ve özgün fotoğraflara yer verdiği eserinin tıpkı basımları yapılmış ve değerini hâlâ koruyor. Feminist bir yazar olan Grace Ellison ise, 1922 ve 1927 yıllarında Ankara’da kalmış ve Atatürk ile görüşmeler gerçekleştirmiştir. Daha çok kadının toplumdaki yeri üzerine araştırmalar yapan Ellison, Ankara’daki deneyimlerini An English Woman in Ankara adlı kitabında toplamıştır.
Kesinlikle birkaç kez gitmeyi ve her gittiğinizde daha fazla vakit geçirmeyi isteyeceğiniz bu Bir Şehir Kurmak: Ankara 1923-33 sergisi, 12 Ocak 2020 tarihine kadar CerModern’de sizi bekliyor.
Fotoğraflar yazara aittir. Tüm hakları saklıdır.