Sokağa dayalı alışveriş kapalı bir mekana dayanmayan ve sokağa taşan alışveriş biçimidir. Düzensizlik, güvensizlik gibi sakıncaları barındıran bu biçimin sosyal ilişkileri geliştirici, dar ve orta gelirli grupların yaşam şartlarını kolaylaştırıcı bazı olumlu yönleri de bulunur. Bugün gündelik ihtiyaçlarımızı genellikle büyük marketlerden veya alışveriş merkezlerinden karşılıyoruz. Böylece uzayıp giden sokaklarda alışveriş yapmayı terk ediyoruz. Bu yazıda alışverişin henüz terk edilmeyen mekanlarından, Ulus’taki sokaklardan izlenimleri aktaracağım sizlere.
Sokağa dayalı alışveriş gündelik ihtiyaçların karşılanmasının yanında çeşitli değerlerin korunmasını da sağlar. Çünkü bu tür alışveriş biçimde, en ucuz ve kaliteli ürünü kimin sattığı bilinir. Bir dükkanın kepenkleri kapalı olduğunda nedeni sorulur. Kısacası tüketimin devamlılığı sosyalleşmeyi de beraberinde getirir.
Sokağa dayalı alışveriş biçiminin kırılmasına iki önemli gelişme neden oldu. Bunlardan ilki kent merkezlerinde AVM’lerin inşa edilmesidir. Bir diğeri ise internet üzerinden alışverişin yaygınlaşmasıdır.
Hayatımızın her alanında artık büyük bir hız hakim. Bireylerin artan ve çeşitlenen ihtiyaçlarını kısa yoldan karşılama talebi giderek yükseliyor. Bu talep kent ve ekonomi arasındaki ilişkiyi de değiştiriyor. Yüz yüze iletişimle yapılan alışveriş teknolojik araçlarla gerçekleştiriliyor. Tüketimin yegane amaç olması, tüketimle birlikte ortaya çıkan sosyalleşmeyi önemsiz kılıyor. Diğer yandan sokağa dayalı alışverişin cazibesini giderek kaybetmesi, kent yöneticilerinin de bu mekanlara olan ilgisinin azalmasına neden oldu. Öyle ki yöneticilerin ilgi alanında artık AVM’ler ve onların çevresi yer alıyor. Bugün sokağa dayalı alışverişe, sokak ve sakinleri sahip çıkıyor.
Ankara’da günlük yaşam Kızılay-Sıhhiye-Ulus ekseninde akar. Resmi dairelerin, parkların ve çarşıların konumu, bu meydanlardaki dinamik hayatı canlı tutar. Ulus açısından özellikle meclis binalarının bulunduğu alandan Ankara Kalesi’ne kadar olan kısım günlük alışverişin merkezi olmuştur. Bugün halen canlı bir alışveriş özelliği barındıran çarşının birçok kesim tarafından aktif olarak kullanıldığı görülür. Nitekim “Ulus’ta bulursun” ifadesi zihinlerde yer edinmiştir. Her türlü araç gereç, malzeme, gıda ve giyim gibi ihtiyaçlar Ulus’ta karşılanır. Sokağa dayalı alışveriş belki de Ankara’da sadece Ulus örneğinde yaşamaya devam ediyor.
Sokağa Dayalı Alışverişin Tarihsel İzi: Bedestenler
Osmanlı geleneksel şehrinde mahalle-cami-çarşı-bedesten şehrin ana mekanları arasında yer alırdı. Bu nedenle sokağa dayalı alışveriş biçiminin kökeni şehirlerimizde oldukça eskiye dayanır. Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde irili ufaklı şekilde karşımıza çıkan bedestenler, ürün çeşitliğine göre farklı isimlerle anılmaktadır. Bu mekânların esnaflığın gelişiminin yanı sıra sosyal ilişkileri düzenleme boyutu da bulunur.
Sistemli bir yapılaşma ve bedesten tarzı kapalı bir konumu olmayan Ulus’ta gıda hali ana merkez konumunda yer alır. Hali çevreleyen sokaklar farklı türde alışverişe imkan sağlar. Özellikle dar ve orta gelirli gruplar tarafından yoğun tercih edilen bu alanlardaki ürünlerin fiyatlarının görece uygunluğu dikkat çekicidir. Fakat İstanbul’da baharatçılar çarşısı, kuyumcular çarşısı gibi satılan ürünlerin içeriğine göre bölümlenme biçimi Ulus sokaklarında karşımıza çıkmıyor.
Ulus’ta sokağa dayalı ekonomik etkinliklerin kapalı bir mekâna sıkıştırma girişimi 100. Yıl Çarşısı, Ulus Şehir Çarşısı ve Anafartalar Çarşısı ile hayata geçti. Fakat günlük alışverişin bu merkezler içerisine hapsedilmesi başarılı olmadı. Gitgide kapanan dükkanlar ile bu binaların yıkımı gündeme geldi, hatta bazıları da yıkıldı. Bugün bu çarşılar ya telefon satış noktalarının yoğunlaştığı ya da ofislerin yer aldığı mekanlar haline geldi. Bu nedenle sokağa dayalı alışveriş halen Ulus merkezinin en belirgin özelliğidir.
Sonuç olarak Ankara’da alışveriş merkezlerinin sayısının artması, kent merkezinin Kızılay-Sıhhiye-Ulus hattının yeni bölgelere doğru yerini bırakmasıyla birlikte sokağa dayalı alışveriş birçok büyükşehirde olduğu gibi Ankara’da da azaldı. Fakat ulaşım araçlarının merkezinde yer alması, ürün çeşitliliğin fazla olması, görece fiyatların ucuzluğu halen Ulus’un ekonomik dinamiğini sürdürmesini sağlıyor. Gün içindeki hareketlilik ile Ulus sokakları dolup taşıyor. Sabahın erken saatlerinde başlayan alışveriş, yan sektörlerin gelişimine de etkili oluyor. Özellikle birçok lokanta, alışveriş amacıyla gelen bireylerin gün içerisinde ihtiyaçlarını karşılamasına katkı sağlıyor. Böylece “Ulus’ta nerede yemek yenir?” sorusunun cevaplanması gereği ortaya çıkıyor.
Farklı gelir gruplarının ihtiyaçlarını temin etmesini sağlayan, gün içerisinde yoğun bir insan kalabalığının bulunduğu Ulus ve ekonomi arasındaki ilişki oldukça dinamik bir özellik gösteriyor. Kamuoyunda çeşitli aralıklarla gündeme gelen, Ulus’un yeniden düzenlenmesine ilişkin projeler, bu dinamik yapı bozulmadan sokağa dayalı alışveriş yapısı korunarak geliştirilmelidir. Çünkü kentsel belleği yansıtması açısından Ulus önemli bir hafıza görevi üstleniyor. Altyapının gerekli ihtiyaçlar doğrultusunda düzenlenmesi, toplum sağlığı açısından önlemlerin alınması ve güvenliğin sağlanması bu süreçte en temel gereksinimler gibi gözüküyor.
Kaan Akman
Kapak Görseli: MKD
Metin içi görseller: Müge Özdemir