Bir dil bir insan, diyen atalarımız bize bir şey anlatmaya çalışıyorlar, ama ne?
Yabancı dil öğrenmek kimileri için ilkokul ve ortaokul yıllarının İngilizce travması, kimileri içinse bir tutku. Ankara’nın güzide İtalyanca ve İspanyolca kursu IDEA olarak yabancı dil öğrenme sürecine ilişkin bazı gözlem, tespit ve hayat kurtaran çözümleri Ankara’nın güzel kalpli insanlarına sunmak istedik.
Öncelikle, sık sık karşılaştığımız “Belli bir yaştan sonra dil öğrenmek zor mudur?” sorusuna yanıt vereceğiz.
Yetişkinlerin çocuklardan farklı bir şekilde dil öğrendiği doğrudur. Ancak “E artık bu yaştan sonra da dil öğrenemezsin” cümlesi ile birlikte gelen karamsarlığa katılmıyoruz. Size de karanlık taraftan çıkmanızı salık veriyoruz.
Yeni bir dili edinmek, bu sürece dair amaçlarınıza göre de değişiklik gösteren bir süreçtir. Belki sadece birkaç haftalık İspanya gezinizde yol tariflerini dinlerken çıldırmamak için öğreniyorsunuzdur; bunun için araba kiralarken kendinizi ifade edebilmek ve yol işaretlerini anlayabilmek yeterli olacaktır. Belki sadece sevdiğiniz İtalyan yazarların romanlarını yazıldıkları dilde okumak istiyorsunuzdur. Akıcı konuşmadan; bazı yerlerde zorlanarak ama sadece bu amaca odaklanarak da dil öğrenmeyi tercih edebilirsiniz.
Bunların hepsi de farklı seviyedeki yetkinliklere yönelik ve birbirinden geçerli gerekçeler. Devamında bu süreçte harcadığınız zaman ve emeğiniz, motivasyonunuzla birleştiğinde, korkuların yersizliğini sizler de fark edeceksiniz. Dili “yeterince” öğrenmeye dair doğa kanunları uydurup kendi kendinizi korkutmanın hiçbir alemi yok. Siz yeter ki öğrenmeye karar verin.
Karar verdiğiniz takdirde aşağıdaki birtakım tanıdık gelen durumlar hayatınızda olabilir, sizi zaman zaman üzebilir bazen de gülümsetebilir.
Sınıftaki sağır edici sessizlik
Kendi seviyeleri gözetilerek sorulan sorunun muhatabı değilmiş gibi davranan öğrenci güruhu. Sen cevaplama, o cevaplamasın; kim cevaplayacak? Ülkelerine mi dönsün bu hocalar?
Ah bi’ konuşsa neler neler diyecek şair ruhlu öğrenciler
Sınıftaki herkesi gerilim dolu bir sessizlikte bekletip “Adam CD almak istedi ama ona fırın getirdiler” cümlesini söylemeye çekinen Gollumlar (Açıklama: Cümle içeriği ders konularımızı yansıtmamaktadır). Biliyoruz kasım kasım kasılarak cümlenin en doğru, en güzel halini söylemeye hazırlanıyorsunuz. Kasmaya gerek yok.
- Yukarıdaki maddedeki çözümü uygularken örnek alınacak kişi:
Gözünüzü karartın, enseyi karartmayın dostlar. We don’t want to see the back demiş hoca.
“İspanyolcayı hiç bilmiyorum ya derste saçma bir şey söylersem”
Sevgili dostum, sen bu dünyadaki ilk yıllarında bibuk, gagay, çimik, kağpu gibi garip şeylerle konuşuyordun; herkes sabırla bu saçmalama dönemini atlatmana yardımcı oldu. Öğrenmeye karar verdiğin, dolayısıyla BİLMEDİĞİN dilde saçmalama hakkın var, tepe tepe kullan. Yeni öğrenilen dil ile ne kadar çabuk etkileşim içerisine girersen o kadar hızlı hayatına katarsın.
Good morning class. Good morning teacher. How are you? Fine, thanks and you.
Kritik mevzu: öğrenme ortamı. Bunu da biliyoruz. Mensubu olduğumuz eğitim sisteminden ötürü, gerçek hayatta karşılaşmayacağımız bu fine-thanks-and-you-sit-down tipi diyaloglar eşliğinde gezegen kültürünü öğrenmeye çalışan uzaylılar gibi yabancılaşmaya alışkınız. Ama inanın; metinleri ve dili olduğu gibi, yani daha organik bir kurgu ile sunan yerler de var. Kıps kıps. Dil öğrenirken bağlamın, içeriğin ve mesajın anlaşılmasına önem verip mekanik ve yapay öğrenme süreçlerinden uzaklaşan eğitim yuvaları da var.
Ankaralı dostları bekleriz.
Merak edenlere IDEA ile ilgili 3 bonus bilgi:
- Erasmus öncesi İtalyanca veya İspanyolca hazırlığı yapıyorsanız; Erasmus’a dair başka hazırlıklarınız ile ilgili de yardımcı oluyoruz.
- Tadımlık bir İtalyanca dersi:
- Derslerde bir şeyler içmek serbesttir.
IDEA ile ilgili ayrıntılı bilgi ve Şubat ayında başlayan yeni dönem için tıklayınız.