Menu Kapat
Kapat
Ara
Close this search box.

Ankara Markası Olmuş Bir Fotoğrafçı: Foto Naci

Filmekimi
Okuma Modu

Bir Ankaralı olarak, Foto Naci’nin benim ve ailem üzerinde büyük bir hatırası var. Foto Naci ve ailesiyle olan dostluğumuz yıllar öncesine dayanıyor. Yıllar sonra böyle bir mecrada yer almak ayrı bir sevinç benim için.

Foto Naci olarak bilinen Naci Ertem ilk olarak Simav’da doğuyor. Ankara hikâyesi ise 1958 yılında Simav’dan Ankara’ya gelerek dükkan açmasıyla başlıyor. Stüdyo, Ziya Gökalp Caddesi’nde, TED Koleji’nin hemen yanında çalışmalarını sürdürüyor. Foto Naci, günümüzde de çalışmalarını aynı adreste devam ettiriyor.

Soldaki fotoğraf, Foto Naci’nin Simav’da açtığı ilk dükkan; sağdaki, Simav’daki dükkanın orijinal tabelası.

Naci Ertem, dükkânı ilk açtığı günden itibaren işini o kadar özveriyle ve sevgiyle yapıyor ki, bir anda herkesin Naci Abi’si oluyor.

1979 yılına kadar, sağlıkla ve gülen yüzüyle hiç yılmadan çalışan Naci Abi’yi aniden kaybediyoruz. Ölüm o kadar zamansız geliyor ki Ertem Ailesi’ne… Naci Ertem’in çok değerli, rahmetli eşi Cumhuriye Ertem dükkânın idaresini ele alıyor. Kendisi 29 Ekim’de doğmuş tam bir Cumhuriyet kadını. Hem dükkânı yönetiyor hem de babasız kalmış üç çocuğu tek başına büyütüyor. Çocuklarının eğitimi onun için çok önemli olduğundan üç çocuğunu da okutuyor. 2011 yılının haziran ayında hayata gözlerini yumana dek dükkânda çalışmayı sürdürüyor.

Naci Ertem-Cumhuriye-Naci Ertem-Özdemir Ertem ve Öznur Ürer Ertem’in nostalji tablosu…

Daha sonra Özdemir Ertem ve Öznur Ertem Ürer işleri devralıyor. 2016 yılında abi Özdemir Ertem’in ani vefatı üzerine Öznur Ertem Ürer; babasından, annesinden, abisinden kalan emanete sahip çıkarak, Foto Naci ismini yaşatmaya devam ediyor.

Naci Ertem’in kullandığı ilk makine.

Öznur Ertem Ürer’e bizi kırmayarak röportaj teklifimizi kabul ettiği için çok teşekkür ediyoruz. Bu röportajı yapmak benim için de geçmişe bir yolculuk oldu. Aileler yakın dost olduğu için neredeyse çocukluğumun geçtiği dükkânın hikâyesini tekrar dinlemek ve yeniden oralarda olmak benim için gerçek bir nostaljiydi.

Öznur Ertem Ürer, 1958 yılında Kütahya-Simav’da doğdu. Aynı tarihte Ankara’ya yerleştiler. 1982 yılında TODAİE Seok ve İdare Yüksek Okulu’nu bitirdi. Üç çocuk annesi. İlkokuldan itibaren dükkânda babasına yardım eden, tabiri caizse dükkânda büyüyen birisi .

Ürer’e göre; sevgi, saygı, sabır ve hoşgörü ile işinizi yapar, müşteriye empati ve güler yüz ile yaklaşır, insan kazanmak birinci hedefiniz, para kazanmak ikinci hedefiniz olursa marka arkanızdan geliyor zaten.

Foto Naci’nin çok iyi bir arşivi olduğunu biliyoruz. Yıllar öncesinde çekilen fotoğraflar bile duruyor. O zaman Naci Abi diyen öğrenciler şimdi torunları için geliyorlar. Kendileri kolejden mezun olmuşlar, çocuklarını kolejden mezun etmişler sıra torunlarına gelmiş. Yani Foto Naci ailesi gerçekten büyük bir aile. Farklı olmalarını sağlayan etkenlerden biri de bu. Bu arşivi nasıl değerlendiklerini sorduğumuzda ise bize bir “nostalji tablosundan” söz etti Öznur Hanım. Bu tabloda üç kuşağı aynı anda görmek mümkün. Düşünsenize, aile büyüklerinizle böyle farklı bir karede olmak ne kadar heyecan verici olurdu…

Öznur Ertem Ürer’le birlikte

Teknoloji ilerledikçe bazı mesleklerin de kendini yenilemek, tarz değiştirmek zorunda kaldıklarını görüyoruz. Özellikle iyi fotoğraf çekebilen cep telefonlarının hayatımıza girmesiyle fotoğrafçılık mesleği de bu değişime ayak uydurmak zorunda kalan mesleklerden biri oldu. Öznur Hanım’a yeni nesil fotoğrafçılık hakkında ne düşündüğünü sorduk.

“Cep telefonu ile fotoğraf çekmek ayrı bir keyif. Ben de kullanıyorum. Özellikle ani gelişen bir olayda fotoğraf makinem her an cebimde. Fakat stant kurmuşsunuz, emek harcamışsınız, fotoğraf satışından gelir elde etmeniz gerek, geç saate kadar personel çalıştırmışsınız. Birisi geliyor ve sizin stantta sergilediğiniz fotoğrafı cep telefonu ile çekiyor ve paylaşıyor. Siz de orada emeğe saygı bekliyorsunuz aslında. Tamam, para kazanmak ikinci planda dedik ama o hassas çizgiye saygı bekliyoruz.”

TED Koleji Müdürü Kıvılcım Kamgözen. Yıl:1972

Fotoğrafları ile Ankara tarihine tanıklık etmiş, anılarla ve hikâyelerle dolu bir dükkân… Şu an Foto Naci’nin bulunduğu apartmanda bir daire stüdyo olarak kullanılıyor. Stüdyoya girdiğinizde ise duvardaki fotoğraflar sizi zamanda bir yolculuğa çıkarıyor.

Sevgili Ankaraseverler, eğer şimdiye kadar Foto Naci’nin objektifine poz vermediyseniz, yolunuzu mutlaka bu sıcak mekâna bir düşürün ve Ankara’nın en ünlü kamerasına poz verin.

Sabah Ankara – 14 Haziran 2006

TED mezunu olan ve yolu Foto Naci’den geçen ünlü isimlerden sadece birkaçı: Mithat Bereket, Reha Muhtar, Kaan Girgin, Beren Saat, Gökhan Özen.

Yazar: Pınar Demirtaş


Ankara’nın bir başka eski esnafı: Cebeci-Kızılay Hattının Yarım Asırlık Durağı: Bale Kundura

Artnova

Paylaş:

İlginizi Çekebilir