Menu Kapat
Kapat
Ara
Close this search box.

Türkiye’nin asırlık markaları: Turing Yüzyıllık Markalar Hafızaevi

XPzone Infinia
Getting your Trinity Audio player ready...
Okuma Modu

Başkent Ankara’dan ilk defa uzaklaştığımız serimizin bu röportajında, Turing Yüzyıllık Markalar Hafızaevi’nin kuruluş hikayesini, sergi çalışmalarını ve derneğin vizyonunu Yüzyıllık Markalar Derneği Başkan Yardımcısı Asude Alkaylı ile konuştuk. Dijitalleşme projeleri, eğitim faaliyetleri ve Cumhuriyetin 100. yılına özel hazırladıkları kitabın detaylarını paylaşan Alkaylı, Hafızaevi’nin yakın gelecekteki müzeye dönüşüm planlarını da anlattı.

Merhaba Asude Hanım, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ben uzun yıllardır marka, pazarlama ve iletişim çalışıyorum. Danışman ve eğitimciyim. Araştırma alanım marka mirası ve tarihi markalar. Yüzyıllık Markalar Derneği’nde ise Başkan Yardımcısı olarak idari ve temsili görevlerim var. Müze müdürümüz Şenay Çimen, iletişim sorumlumuz Beyza Kırbıyıkoğlu, arşiv ve araştırma sorumlumuz Betül Çubukçu, idari işler tarafında Ender Çiçek arkadaşımız ekipte aktifler. Bunun dışında yarı zamanlı destek aldığımız 3-4 kişilik bir ekibimiz daha var, proje bazlı çalışmalarımız devam ediyor.

Turing Yüzyıllık Markalar Hafızaevi veya kısa adıyla Hafızaevi’nin kuruluş hikayesinden ve size ev sahipliği yapan binanızdan bahseder misiniz?

Turing Yüzyıllık Markalar Hafızaevi, Yüzyıllık Markalar Derneği’nin Türkiye Turing Otomobil Kurumu ile birlikte geliştirdiği ortak bir proje.

Türkiye Turing Otomobil Kurumu, malumunuz, Atatürk’ün emriyle 1923 yılında ülkemizin turizm, kültür-sanat ve otomobil alanlarında kalkınması amacıyla çalışan bir sivil toplum kuruluşu olarak kurulmuştur.

Yüzyıllık Markalar Derneği ise Türkiye’deki yüz yıllık, tarihi markaların tespiti, korunması, geleceğe taşınması ve akreditasyonu, bir anlamda tescili için çalışan bir dernek. Bu projede üyemiz olan Türkiye Turing Otomobil Kurumu ile bir işbirliği gerçekleştirdik, mekanımız Turing’in himayesindedir. Müzenin tüm tasarım, içerik, uygulama ve düzenleme çalışmaları da Yüzyıllık Markalar Derneği tarafından yapıldı, güzel bir işbirliği oldu.

Müze Sultanahmet’te, Yeşil Ev’in yanında; meraklıları Yeşil Ev’i bilir. Burası bölgenin en güzel sokaklarından biridir. Etrafımız müzeler, kültür-sanat faaliyetleri, surlar ve çok çeşitli tarihi eserle çevrili, yüz yıllık tarihi markalar için çok anlamlı bir bölgedeyiz.

Peki Hafızaevi’nde güncel olarak yer alan sergileme nasıl ve kimlerle oluşturuldu?

Buradaki ilk sergimiz ev sahibimiz Türkiye Turing Otomobil Kurumu’nun sergisiydi. İkinci sergi ise geçen sene 100. yılını kutlayan üyemiz Eyüp Sabri Tuncer markasının Yüzyıllık Buluşma sergisi. Cumhuriyet ile birlikte Ankara’da kurulan Eyüp Sabri Tuncer markası bu anlamda özel bir öneme sahip. Marka sayımız arttıkça mekanda tüm markalarımıza yer vererek Yüzyıllık Markalar Müzesi olarak bir düzenlemeye gitmeye karar verdik. Böylece ziyaretçilerimiz tüm tarihi markalarımızın, yer kısıtından dolayı sınırlı sayıda da olsa, obje, ilan ve eserlerini bir arada görebilecek. Sergi küratörümüz Kamil Fırat, mimarımız Aslı Dağaltı Dilsiz – ADD Mimarlık. Müze sürecinde ise SergiKur ile çalıştık.

Yüzyıllık Buluşma sergisinden

Bir bellek mekanı olarak, ziyaretçilerinize geçmişin güçlü değerlerini sunmanın yanı sıra, markaların ve hafıza kültürünün korunması kapsamında ne tür adımlar atıyorsunuz? Dijitalleşme çalışmaları bu sürecin bir parçası mı?

Kesinlikle, dijitalleşme olmazsa olmaz. Müzeyle birlikte dijital müze projemizi de hayata geçireceğiz, hazırlıklarını tamamladık. Her markanın arşivini araştırmak, düzenlemek ve geleceğe taşımakla ilgili bir farkındalığı olmalı, dijitalleşme projeleri de bu sürece önemli katkılar sağlıyor, süreci kolaylaştırıyor. Bizim üyelerimiz bu konuda emek harcayan markalar. Aramıza yeni katılan üyelerimiz için de hem eğitimler organize ediyoruz hem de bu konuda danışmanlık ve hizmet alabilecekleri bir yapı oluşturuyoruz.

Özellikle önem verdiğinizi gözlemlediğim bir konu olarak, bünyenizdeki eğitim çalışmalarınızı anlatır mısınız?

Eğitimleri ve bazı seminerleri çalışma alanımız kapsamında planlıyoruz, bazen de ihtiyaca göre eğitimler düzenliyoruz. Örneğin arşiv ve araştırma konusu her zaman öncelikli gündemimizde olan bir konu. Kültürel miras, marka mirası, iletişim, hatta zaman yönetimi gibi konular eğitim başlıklarımızın arasında bulunuyor. Güncel olmasına özen gösteriyoruz.

Markalarınız, Yüzyıllık Markalar Derneği ve Turing ile başka hangi ortaklıklarınız mevcut?

Türkiye Turing Otomobil Kurumu’nun burslu öğrencilerle ilgili çok değerli projeleri var. Biz de dernek olarak öğrencilerimizle birlikte çalışıyoruz, ortak eğitimler ve etkinlikler organize ediyoruz.

Çok beğenerek okuduğum ve oldukça kıymetli bulduğum Yüzyıllık Markalar Cumhuriyetin 100. Yılında adlı kitabınızdan da bahseder misiniz?

Çok teşekkürler. Dernek çatısı altında ilk kitabımızı Tarih Vakfı ile çalıştık, yazarımız Prof. Dr. Serkan Yazıcı’ydı. Yayın projeleri derneğimizin öncelikli işlerindendir. Dolayısıyla Cumhuriyetin 100. yılına özel, aramıza katılan markaları da dahil ederek, onların hem geçmiş hikayelerini hem de gelecek için bakış açılarını içeren bir kitap hazırlamak istedik. Büyük ilgi gördü, aramıza katılan yeni üyelerle kitabımızı da yeniliyoruz.

Turing ve Otomobil Kurumu sergisinden

Son olarak, hafızaevinde gelecekte bizleri hangi gelişmeler bekliyor?

Şu anda bir müze dönüşüm sürecindeyiz. Bu mütevazi mekanda fikirlerimizi ve markalarımızı görünür hale getirdikten sonra aslında hedefimiz daha büyük bir mekanda, marka araştırmalarının yapıldığı, seminer ve eğitimlerin düzenlendiği ve daha çok esere yer verebildiğimiz farklı bir yapıda var olmak. Türkiye’nin markalaşma konusunda atacağı çok adım var, biz bu konunun özellikle marka mirası, kültürel miras ve gerçek yüz yıllık markaların akreditasyonu tarafına çalışıyoruz. Dolayısıyla çalışmalarımız da bu çerçevede ilerleyecek.

Hafızaevine dair daha detaylı bilgi için web sitesini inceleyebilirsiniz.

Paylaş:

İlginizi Çekebilir